İdea Yayınevi /Tinin Görüngübilimi
 
Tinin Görüngübilimi üzerine Hegel
 

TİNİN GÖRÜNGÜBİLİMİ ÜZERİNE HEGEL'İN KENDİ GÖZLEMLERİ
AZİZ YARDIMLI

1) Mantık Bilimi (Büyük); 2) Felsefi Bilimler Ansiklopedisi I, Mantık Bilimi

 

Mantık Bilimi (Büyük), Giriş, Mantığın Genel Kavramı

"Tinin Görüngübilimi’nde bilinci kendisinin ve nesnesinin ilk dolaysız karşıtlığından saltık bilme noktasına dek ileriye devimi içinde betimlemiştim. Bu yol bilincin nesne ile ilişkisinin tüm biçimlerinin içerisinden geçer ve Bilim Kavramını sonucu olarak alır. Bu Kavram öyleyse (Mantığın kendisinin içerisinde ortaya çıkmasından ayrı olarak) burada hiçbir aklanmaya gereksinmez, çünkü aklanmasını o çalışmada kazanmıştır; ve tüm şekilleri gerçeklikleri olarak bu Kavrama çözülen bilinç yoluyla bu üretilişinden başka hiçbir aklanmaya yetenekli değildir. Bilim Kavramının sıradan uslamlama yoluyla temellendirilmesi ya da durulaştırılması en çoğundan Kavramın tasarımın önüne getirilmesine ve onunla tarihsel bir tanışıklığın ortaya çıkarılmasına izin verir; ama Bilimin, ya da daha tam olarak Mantığın bir tanımı tanıtlanmasını yalnızca üretilişinin o zorunluğunda bulur. Herhangi bir bilimin onunla saltık başlangıç yaptığı bir tanım bilimin konusu ve amacı altında onaylanmış ve tanınmış olarak tasarımlanan şeyin belirli ve doğru anlatımından başka hiçbirşeyi kapsayamaz. Şunun altında tam olarak bunun tasarımlanması gerektiği salt tarihsel bir inancadır ki, onun açısından ancak şu ya da bu tanıdık şeylere başvurulabilir ya da aslında yalnızca şunun ya da bunun tanıdık sayılması gibi bir dilek öne sürülebilir. Ve her zaman şurada biri, orada bir başkası bir durumu ve örneği ortaya sürecektir ki, buna göre şu ya da bu anlatımda daha da çoğu ve daha başkası anlaşılacak ve dolayısıyla tanımına daha tam ya da daha genel bir belirlenim kabul edilerek bilim de ona göre düzenlenecektir. — Daha da ötesi, neyin ve hangi sınırlar ve alan içerisine kabul edilmesi ya da dışarıda bırakılması gerektiği konusunda uslamlamalar getirilir; ama uslamlamanın kendisi ölçüsüz bir çokluk ve ölçüsüz bir türlülük gösteren öyle görüşlere ve sanılara açıktır ki, en sonunda bunlar üzerine sağlam bir kararı ancak özenç verebilir. Bilime tanımları ile başlayan bu yöntemde nesnesinin ve dolayısıyla bilimin kendisinin zorunluğunu gösterme gibi bir gereksinimden hiç söz edilmez."

 

Mantık Bilimi (Büyük), Birinci Yayıma Önsözci i Yayıma ÖNsöz

"Bununla Tinin Görüngübilimi adını verdiğim bilimin Mantık ile ilişkisi de belirtilmiştir. Dışsal ilişkiye gelince, Bilim Dizgesi’ nin1 “Görüngübilim”i kapsayan birinci bölümünü bir ikinci bölümün izlemesi kararlaştırılmıştı ve bu Mantığı ve felsefenin iki olgusal bilimini, “Doğa Felsefesi”ni ve “Tin Felsefesi”ni kapsayacak ve Bilim Dizgesi tamamlanmış olacaktı. Ama Mantığın kendisinin gerektirdiği zorunlu genişleme beni bu bölümü ayrı olarak yayımlamaya götürdü; bu böylece genişletilmiş bir düzlemde “Tinin Görüngübilimi”ni izleyen ilk çalışmayı oluşturur. Daha sonra yukarıda sözü edilen iki olgusal Felsefe Bilimi tarafından izlenecektir. — Mantığın bu birinci cildi Birinci Kitap olarak Varlık Öğretisini kapsar; şimdiden baskıya verilen2 ikinci kitap birinci cildin ikinci altbölümü olarak Öz Öğretisini kapsar; ve ikinci cilt ise Öznel Mantığı ya da Kavram Öğretisini kapsayacaktır."

Nürnberg, 22 Mart 1812

1Bamberg ve Würzburg, Göbhard, 1807. Bu başlık önümüzdeki Paskalyada basılacak olan ikinci yayımda bundan böyle bulunmayacaktır. — Tümcenin ilerisinde sözü edilen ve öteki felsefi bilimleri toplu olarak kapsayacak olan tasarlanmış bir ikinci bölümün yerine o günden bu yana Felsefi Bilimler Ansiklopedisi’ ni yayımlandım ve bunun üçüncü yayımı geçen yıl çıktı. [1831 yayımına Not.]
2[“şimdiden baskıya verilen” sözcükleri ikinci yayımda çıkarıldı.]

 

Mantık Bilimi (Büyük), Giriş, Mantığın Genel Kavramı

"Buna göre arı bilimin kavramı ve onun çıkarsanması Tinin Görün­gü­bilimi’nin onun çıkarsamasından başka birşey olmaması ölçüsünde bu çalışmada varsayılır. Saltık bilme tüm bilinç kiplerinin gerçekliğidir, çünkü Görüngübilim’in o sürecinin ortaya çıkardığı gibi, yalnızca saltık bilmede nesnenin kendinin-pekinliğinden ayrılması tam olarak çözülmüştür, ve Gerçeklik bu Pekinlik ile eşitlenirken bu Pekinlik de Gerçeklik ile eşitlenir.

"Arı bilim böylelikle bilincin karşıtlığından kurtuluşu varsayar. Kendinde o denli de Olgu olduğu ölçüde Düşünceyi, ya da kendinde o denli de arı Düşünce olduğu ölçüde Olguyu kapsar. Bilim olarak Gerçeklik kendini açındıran arı özbilinçtir ve Kendinin şeklini taşır, öyle ki kendinde ve kendi için var olan [yalnızca] bilinçli Kavramdır ve genel olarak Kavram ise kendinde ve kendi için var olandır. O zaman bu nesnel düşünme arı bilimin İçeriğidir. Buna göre biçimsel olmaktan, edimsel ve gerçek bir bilgi için özdeğe gereksinmekten öylesine uzaktır ki, dahaçok yalnızca onun içeriği saltık olarak Gerçek olandır, ya da eğer gene de özdek sözcüğünü kullanılmayı istersek, gerçek özdektir — ama bir özdek ki biçim ona dışsal değildir, çünkü bu özdek dahaçok arı düşünce, böylelikle saltık Biçimin kendisidir. Mantık böylece arı Usun dizgesi olarak, arı Düşüncenin ülkesi olarak anlaşılmalıdır. Bu ülke örtüsüzce kendinde ve kendi için olduğu gibi Gerçekliktir. Bu nedenle şöyle de anlatılabilir ki, bu içerik Doğanın ve sonlu bir Tinin yaratılışından önce kendi bengi özü içinde olduğu gibi Tanrının betimlenişidir."

 

Mantık Bilimi (Büyük), Giriş, Mantığın Genel Kavramı

"Mantığın bu ölü kemiklerinin tin tarafından iç değer ve içerik kazanmak üzere dirileştirilebilmesi için, Yöntemi onu arı bilim olmaya yetenekli kılabilecek biricik yöntem olmalıdır. İçinde bulunduğu durumda onda bilimsel yöntemin bir önsezisini tanımak bile güçtür. Kabaca bir görgül bilimin biçimini taşır. Görgül bilimler, olmaları gerektiği gibi olabilmek için, kendilerine özgü o yöntemi, gereçlerini olanaklı olduğu ölçüde tanımlama ve sınıflandırma yöntemini bulmuşlardır. Arı matematiğin de kendi yöntemi vardır ki, bu onun soyut nesneleri için ve bunları irdelemede kullandığı biricik belirlenim olan nicel belirlenim için uygundur. Bu yöntem üzerine ve genel olarak matematikte yer alabilen bilimselliğin altgüdümlü doğası üzerine söylenebilecek özsel noktaları Tinin Görüngübilimi’ne Önsözde belirttim;1 ama bu Mantığın kendisinin içerisinde de daha yakından irdelenecektir. Spinoza, Wolff ve başkaları onu felsefeye de uygulama, kavramsız niceliğin dışsal ilerleyişini Kavramın ilerleyişi yapma ayartmasına kapılmışlardır, ki kendinde ve kendi için bir çelişkidir. Bugüne dek felsefe henüz Yöntemini bulmuş değildir; matematiğin dizgesel yapısını kıskançlıkla gözlemiş ve — belirtildiği gibi — onu ödünç almış ya da yalnızca verili gerecin, görgül önermelerin ve düşüncelerin bir karışımı olan bilimlerin yöntemlerine başvurmuş, ya da giderek tüm yöntemin yadsınması gibi kaba bir yolu denemiştir. Ama felsefi bilimin gerçek Yöntemi olabilecek biricik şeyin açımlaması Mantığın kendisinin incelemesine düşer; çünkü Yöntem Mantığın içeriğinin iç öz-deviminin biçimi üzerine bilinçtir. Tinin Görüngübilimi’nde bu Yöntemin bir örneğini daha somut bir nesne üzerinde, bilinç üzerinde ortaya koymuştum.2 Burada bilinç şekilleri vardır ki, bunlardan her biri kendi olgusallaşmasında aynı zamanda kendini çözer, olumsuzlanmasını sonucu olarak alır, ve böylelikle daha yüksek bir şekle geçer. Bilimsel ilerlemeyi başarabilmek için — ve bunun bütünüyle yalın içgörüsü için çabalamak özseldir — gereken tek şey şu mantıksal ilkenin bilgisidir: Olumsuz olan o denli de olumludur ya da kendi ile çelişen kendini hiçliğe, soyut yokluğa değil, ama özsel olarak yalnızca tikel içeriğinin olumsuzlanmasına çözer, ya da böyle bir olumsuzlama tüm olumsuzlama değil, ama kendini çözen belirli olgunun olumsuzlaması, böylelikle belirli olumsuzlamadır, öyleyse sonuç ondan sonuçladığını özsel olarak kapsar — ki aslında bir genelemedir, çünkü yoksa dolaysız birşey olurdu, bir sonuç değil. Sonucun, olumsuzlamanın, belirli olumsuzlama olduğu için, bir içeriği vardır. Olumsuzlama yeni bir Kavram, ama öncekinden daha yüksek, daha varsıl bir Kavramdır; çünkü onun olumsuzlanması ya da karşıtı yoluyla daha varsıl olmuştur, öyleyse onu, ama ondan da çoğunu kapsar, kendisinin ve karşıtının birliğidir. Kavramlar dizgesinin kendini genel olarak bu yolda oluşturması, ve durdurulmayan, arı olan, dışarıdan içeriye hiçbirşey almayan sürecinde kendini tamamlaması gerekir.

"Bu Mantık Dizgesinde izlediğim — ya da daha doğrusu bu Dizgenin kendisinde izlediği — Yöntemin daha öte eksiksizleştirmeye, ayrıntıda daha öte geliştirilmeye açık olmadığını ileri süremem; ama aynı zamanda biliyorum ki, bu biricik gerçek Yöntemdir. Bu daha şimdiden nesnesinden ve içeriğinden ayrı birşey olmadığı için kendiliğinden açıktır; — çünkü onu ileriye devindiren şey içeriğin içselliği, kendisinde taşıdığı Diyalektiktir. Açıktır ki bu Yöntemin gidişini izlemeyen ve onun yalın dizemine uygun olmayan hiçbir açımlama bilimsel sayılamaz, çünkü bu olgunun kendisinin gidişidir."

1[Tinin Görüngübilimi, §§ 42s.]
2Ve daha sonra başka somut nesneler ve karşılık düşen felsefe bölümleri üzerinde.

 

Mantık Bilimi (Büyük), Bilimin Başlangıcı Ne İle Yapılmalı?

"Başlangıç özgürce kendi için var olan düşünmenin öğesinde, arı bilmede yapılacaksa mantıksaldır. Böylelikle arı bilmenin bilincin en son, saltık gerçekliği olması yoluyla dolaylıdır. Giriş bölümünde Tinin Görüngübilimi’nin bilincin bilimi, onun açımlaması olduğu, ve bilincin bilim Kavramını, e.d. arı bilgiyi sonucu olarak getirdiği belirtilmişti. Mantık bu düzeye dek görüngüsel Tinin bilimini varsayımı olarak alır ve bu bilim arı bilme olan duruş noktasının zorunluğunu ve böylelikle tanıtlamasını da tıpkı onun dolaylılığı gibi kapsar ve gösterir. Görüngüsel Tinin bu biliminde görgül, duyusal bilinçten başlanır, ve bu sözcüğün asıl anlamında dolaysız bilmedir; o çalışmada bu dolaysız bilmede neyin imlendiği tartışılır. Tanrısal gerçekliklere inanç, iç deneyim, iç bildiriliş yoluyla bilme vb. gibi başka bilinç biçimleri, üzerlerine biraz düşünüldüğünde, kendilerini dolaysız bilme biçimleri olarak getirilmeye çok uygunsuz olarak gösterirler. O incelemede dolaysız bilinç ayrıca bilimde de ilk ve dolaysız olandır, böylelikle varsayımdır; Mantıkta ise kendini o irdelemenin sonucu olarak tanıtlamış olan şey varsayımdır — arı bilme olarak İdea. Mantık arı Bilim, e.d. açınımının bütün bir erimi içindeki arı bilmedir. Ama bu İdea o sonuçta kendini gerçeklik olmuş pekinlik olarak belirlemiştir — bir pekinlik ki, bir yandan bundan böyle nesneye karşıt değildir, tersine onu içselleştirmiştir ve onu kendi kendisi olarak bilir, ve öte yandan kendinin bilgisinden nesnel olana karşı ve yalnızca onun yokedilmesi olan bir bilgi olarak vazgeçmiş, kendini bu öznelliğin dışına çıkarmıştır ve dışlaşması ile birlik içindedir.

 

Tinin Görüngübilimi'nin Öznel Tin dizgesindeki yeri
Mantık Bilimi
(Büyük), ... III. İDEA / II. BİLGİ İDEASI

"Tinin onlarda özdekselliğe battığı somut şekillerin bu en alt olanı dolaysız üstünü Bilinçte bulur. Bu biçimde özgür Kavram kendi-için-olan Ben olarak nesnellikten geri çekilmiştir, ama onunla kendi başkası olarak, ona karşı duran nesne olarak bağıntılıdır. Tin burada bundan böyle Ruh olarak bulunmadığı, ama öz-pekinliği içinde Varlığın dolaysızlığı onun için dahaçok olumsuz birşeyin imlemini taşıdığı için, nesnelin alanında kendi ile özdeşliği aynı zamanda henüz yalnızca bir görünüştür, çünkü nesnelin alanı da henüz kendinde-var-olan birşeyin biçimini taşır. Bu basamak Tinin Görüngübilimi’nin nesnesidir, — bir bilim ki, Doğa-Tininin biliminin ve Tin olarak Tinin biliminin arasında orta noktada durur, ve kendi için var olan Tini aynı zamanda kendi başkası ile bağıntısı içinde irdeler — bir başkası ki, anımsatıldığı gibi, bu bağıntı yoluyla kendinde var olan nesne olarak olduğu gibi olumsuzlanmış olarak da belirlenir —, ve böylece Tini görüngüsel Tin olarak, kendisini karşıtında sergileyen Tin olarak irdeler."

İdea Yayınevi 2014 / iletisim@ideayayinevi.com